MAVİ TUTKUNUN GÜCÜ Okyanuslar ve denizler, yeryüzündeki yaşamın koruyucusu, garantisi ve kesintisiz devamını sağlayan, vazgeçilmez birer parçasıdır. Dünya nüfusunun yarısının yaşamlarını deniz kıyılarındaki yerleşim merkezlerinde sürdürdüğünü düşünürsek eğer, denizlerin insanoğlunun yaşamındaki yerinin ne kadar önemli olduğunu çok daha iyi anlarız. Denizlerin insanlık için neden bu kadar önemli olduğunu kavramak için TURMEPA'nın yapmış olduğu araştırmayı incelemek sanırım yeterli olacaktır. Günümüzün en tehlikeli ve ölümcül hastalıklarından birisi olan kanserin tedavisinde kullanılan ilaçların %65'i deniz canlılarından ve bitkilerinden üretilmektedir. İnsanoğlunu, zararlı olan mor ötesi ışınlardan koruyan ozon tabakasını oluşturur. Yaklaşık olarak 300-500 milyon deniz organizmasının yaşadığı denizler bu özelliği ile de yeryüzünün en büyük ve en korunaklı yuvasıdır. Ayrıca denizler birer protein deposu olup, insanoğlunun ihtiyacının %20'si buradan karşılanır. Gezegenimizin %71'ini oluşturan mavi tenli sular dünyası, aynı zamanda yeryüzü sıcaklığının doğal dengeleyicisi ve düzenleyicisidir. İnsanoğlu denizlerin ancak %10 gibi daha çok az bir kısmını keşfedebilmiştir. Böyle giderse sanırım yarısına gelmeden keşfedecek bir şey de kalmayacak. Bir çok ülke ulusal gelirinin yaklaşık %30 luk bir bölümünü su ürünleri, deniz taşımacılığı, turizm, tersane ve liman işletmeciliği gibi buna benzer diğer denizcilik ile ilgili sektörlerin ekonomik girdileri ile sağlamaktadır. Uluslar arası ticaretin %90 gibi aslan payının deniz yolu ile yapıldığı düşünüldüğünde bunun önemini daha iyi anlarız. Yeryüzündeki yaşam için bu kadar çok önemli ve kesinlikle vazgeçilmez olan denizleri ne yazıktır ki insanoğlu acımasızca kirletmeye devam ederek, her yıl 450 milyar metre küp arıtılmış veya kısmen arıtılmış çöpü, endüstriyel, kimyasal, evsel ve tarımsal atığı yarınını hiç düşünmeden denizlere bırakıyor. İnsanoğlu bununla da yetinmiyor ve denizlere düşmanca saldırısını sürdürerek saatte %50'si plastik olmak üzere 675 bin kg çöpü denizlere terk ediyor. Bu da yılda 6 milyon ton gibi korkunç bir rakama eş değerdir...
Cevap: Mavi Tutkunun Gücü... Paylaşım için teşekkürler Ünal bey. Bir taraftan yaparken diğer taraftan bozan tek varlık bizleriz. Ümit ederim bir an önce bu kötü huyumuzdan vaz geçeriz hızla yaşlanan dünyamızın ömrünü biraz olsun uzatabilecek güzel şeyleri yaparız. Saygılar
Cevap: Mavi Tutkunun Gücü... İnsan oğlu Tanrının bizlere bağşettiği doğayı yavaş yavaş katletitoruz...
Cevap: Mavi Tutkunun Gücü... Bu detaylı bilgiler için teşekkürler Ünal abi . İnsanoğlunun yoketme konusundaki başarısını düşünürsek......... Çocuklarımızın haline üzülmemiz gerekiyor
Cevap: Mavi Tutkunun Gücü... Ünal bey,çok önemli konuyu bizlerle paylaştığınız için çok teşekkür ederim.
