1. Bu site çerezler kullanır. Bu siteyi kullanmaya devam ederek çerez kullanımımızı kabul etmiş olursunuz. Daha Fazla Bilgi.

Üstadlar Boğazın serin sularında Balıkçı Emin sov!

'Talip GİRGİN' forumunda Talip Girgin tarafından 6 Aralık 2009 tarihinde açılan konu

  1. Talip Girgin

    Talip Girgin ÜSTAD ÜSTAD

    Katılım:
    16 Mayıs 2009
    Mesaj:
    770
    Alınan Beğeniler:
    17
    Ödül Puanları:
    18
    Şehir:
    Marmara ve Trakya
    Web Sitesi:
    Boğazın serin sularında Balıkçı Emin şov!

    [​IMG]
    Boğazın serin sularında şansımızı denemek için "Türk balık avı"ndan birkaç arkadaş sözleşip balığa gitmeye karar verdik, ve toplanma yerimiz fındıklı parkı. Önceki balık tutma denememdeki gibi, bu kez etrafımda uçuk kaçık, uçkuru düşük veya düşürmeye meyilli insanlar yoktu! Yakın çevredeki yaşlı çiftler el ele, gençler omuz omuza, yeni evli çiftler kol kola sahilde geziyorlardı.

    Niyetçi: kendisinin yazıp katladığı küçük kâğıtlardaki niyetleriyle, yine her zamanki yerinde konuşlanmış, bakımsız iki küçük tavşanı ile kısmetini beklemekte. Bilerek kanmak isteyen âşıkların veya tavşanlara dokunmak için ağlayan küçük çocukların çektiği niyetleri, güya dilekleri tutsun diye boğazın akıntılı sularına attırmaktaydı.

    Simitçi küçük arabası ile giderken bir elinde bedava gelen kontörlerini bitirmeye çalışıyor, Bir yandan karşısından gelen pilavcının arabasına çarpmamaya çalışıyordu.

    Huysuz ihtiyar sandviççi; simitçiyle anlamsız bir rekabete tutuşmuş, kendisine manevi destek vermesi için fındık fıstıkçıyı da peşine takmıştı. Simitçi arabasının on metre önünde, ilk önce o'karnı acıkmış insanlara ulaşmaya çalışıyordu.

    Simitçi umurumda mı dünya diyor, halen bitiremediği kontörleri bitirmek için başka başka numaraları çaldırıyordu.

    İçlerinde en rahatı tatlıcıydı… rekabetçisi olmadığı için keyfi gıcır ama o kadar gıcır ki, oturduğu yerden kalkmıyordu. “Tane bir lira kardeş, parasını oraya bırakıver, Kapağı da kapatıver bir zahmet. “ yüzünde mutlu bir ifadeyle, yeni aldığı telefonun özelliklerini keşfetmeye çalışıyordu.

    Bu kıyıda insanlar bana eski mahallemizi hatırlattı. Herkes birbirini tanıyor gibiydi. Yetmişli yaşlarda bakımlı bir bayan olta balıkçılarının arasında gezerken kolay gelsin çocuklar dediğinde birçok balıkçı “oo hoş geldin abla, anne, “ albayımız nasıl, ağabeyimiz nasıl, gibi hal hatır soruyorlardı.

    Bölgenin olta balıkçıları dışarıdan gelenlerle kanki olmuş birbirlerine balık tutma konusunda hava atmaktaydılar.

    Aralarına acemi veya yeni biri girdiğinde ise "dinle kızım anla gelinim" hesabı kendi beyinsel potansiyellerini deşifre etmekte olduklarının farkında bile olmuyorlardı.

    Burası ilginç ve komik oturup seyretmek lazım:)

    Nihayet takımları hazırlayıp suya ilk oltamı savurdum. Çaparimi alttan çektim, üstten çektim bir numara yok. Tekrar oltamı savuruyorum makine açık kurşunun düştüğü yer makul uzaklıkta 60-70 metre, fakat misine de akış yok sanki kurşun su üstün de kalıyor.

    “Balık yok” diyorum, sağımdaki benden önce gelmiş bir balıkçıya.
    “Yok” diyor “benim de kolum ağırdı dinleniyorum”

    Başka bir kardeşimiz geliyor grafikçi; yeni merak salmış. O’da bize bakıyor ne yapacağız diye.

    Onu da aramıza alıp başlıyoruz muhabbete.

    Arada takımları tekrar suya atıyor balık var mı diye bakıyoruz.
    Sonra soluma Yusuf isminde bir balıkçı arkadaş yerleşiyor. O da merakını almak için saldırıyor ama nafile onda da tık yok. Biz bizeyiz, henüz benim sanal arkadaşlarım piyasa da yok.
    Bu arada her hareketinden bölgenin usta balıkçıları olduğu anlaşılan kişiler tezgâh kuruyor. Adamlar garantiye gelmiş kocaman banyo küveti gibi bir kabın içine su dolduruyorlar. Ya bismillah deyip savuruyorlar oltalarını.

    Aha da balık gelmiş adamların oltaları sicim gibi boğazın şekerlemeleri ile dolu! Tüm iğneler istavroş. Hemen fırladık ve savurduk oltaları…

    Yusuf, ben, ihtiyar ve grafikçi bol bol marul çekiyoruz. Tabi marul diye gelip geçmeyin bunlar çok faydalı deniz bitkileridir bir keresinde bir yerde okumuştum. Bu marullar kozmetik alanında kullanıldığı gibi yakın bir gelecekte ölümsüzlüğün ilacını yapmak için kullanılacakmış.

    Acaba şimdi yesek bizi hasetlikten kurtarır mıydı?aggglama

    Adamlar kaç iğne takarsa o kadar balık çekiyor, biz dört kişi ise hep marul!:mad:

    Yusuf yan yan gidip adamların iğnelerine bakmış ve bana gelip “onların iğneleri sarı, balık ona geliyor olmalı.” :rolleyes:dedi.
    Haydee çantayı altına üstüne getiriyorum ve kırmızı iğneli bir çapari buluyorum. Takıp atıyorum ama nafile manav dükkânına döndük.

    Adamlar bize bakıp kendi aralarında standap yapıyorlar. Grafikçi koşarak gitti sarı iğneli bir çapari aldı çabucak değiştirip attı.

    Sonuç sıfır :):)

    Dört arkadaş kafa kafaya verip bir on beş dakika kadar ağladık.aggglamaaggglamaaggglamaaggglama

    Bir mucize bekliyorduk ne olur Allah’ım bize bir yol göster nedir bu işin hikmeti? Yok, bölgenin acemisiyim kısmına girmeyeyim bir ton mazeret sayarım şimdi ben!

    Oturmuş sandalyemde boğazın seyir keyfini çıkarıyorum, solumdaki standapçılar ise istavroş ile bu keyfi sürüyorlar.
    Sonra başımı sağa çevirdim, Emin kardeşimi gördüm. Ne de kendinden emin emin geliyordu.

    Yanında Bülent arkadaşımız ve daha sonra gelecek serdar kardeşimizin hayali. Hemen ayaküstü hoş beş yaptık. Meğer Yusuf arkadaş ta arkadaşlarımın arkadaşıymış:) tekrar tanıştık:)

    Emin kardeşim silahını çekti 4.20 sörf. Beden 0.30, Köstekler 0.12 iğneler 11 numara kırmızı!!

    Bir ses duydum şiyuvvvv balıklar geliyor püskül püskül kovaları yan yana dizdik bi sana, bi bana, bi ona, bi buna...

    Kısa zaman da kovalarımız doldu. Bu arada benim olta takımı utandı mı ne? Ondan da arada, bir bir, iki iki, istavroş gelmeye başladı.
    Yusuf’ta çekmeye başladı, grafikçi de, ihtiyar da!

    Bizim yüzümüz gülüyordu artık, çünkü bizim Emin kardeşimiz etrafına ışık ve bereket saçmıştı!

    Soldaki standapçıların bütün komikliği kaybolmuş şimdi onlar kafa kafaya vermiş ağlıyorlardı. aggglamaaggglamaaggglama

    Canım kardeşim Allah gönderdi seni, tam zamanında geldin…
    Teşekkürler...AlkışAlkışAlkış

    Not: Eksiklerimizin ne olduğunu öğrendik. Kamış seçimi, makinedeki misina seçimi, çapari takımıydı. Kamış ve makinedeki misina seçimi yanlış olursa balığın suyoluna takımı düşürmeniz hayal olur. Tutacağınız balık ancak sürüden ayrılmış olanlarla sınırlıdır.
     
    En son bir moderatör tarafından düzenlenmiş: 6 Aralık 2009
  2. Kamil ESEN

    Kamil ESEN Üye Balıkçı

    Katılım:
    4 Ekim 2008
    Mesaj:
    83
    Alınan Beğeniler:
    3
    Ödül Puanları:
    0
    Şehir:
    İzmir Manisa
    Emin cankurtaran gibi gelmiş:)Yoksa yazının başından o gelinceye kadar olan kısmı gibi çevre tasvirleriyle bitirecekmişsin konuyu.:)Paylaşıma teşekkürler..
     
  3. Öner

    Öner Üye Balıkçı

    Katılım:
    13 Ekim 2008
    Mesaj:
    862
    Alınan Beğeniler:
    3
    Ödül Puanları:
    0
    Şehir:
    ege
    İyisiyle,kötüsüyle güzel bir gün geçirmişsiniz,tüm ekibi kutlarım.
    Emin'in ayağı uğurlu gelmiş anlaşılan...;)
     
  4. Ayşe HARUPÇU

    Ayşe HARUPÇU Üye Balıkçı

    Katılım:
    21 Ekim 2009
    Mesaj:
    3,229
    Alınan Beğeniler:
    20
    Ödül Puanları:
    0
    Şehir:
    izmir geneli
    İyi akşamlar talip bey.Sunumunuz hikaye tadında,elinize emeğinize sağlık.
     
  5. Teşekkürler Talip hocam,

    harika bir anlatım,inanın sanki oradaymış gibi yaşadım o günü.
     
  6. Murat VAROL

    Murat VAROL Gold Üye Gold Üye

    Katılım:
    19 Eylül 2008
    Mesaj:
    800
    Alınan Beğeniler:
    6
    Ödül Puanları:
    0
    Şehir:
    Mardin
    Talip abi, emeğine sağlık;) Emin, derinlik ve mesafe konusu olarak avlağın çalıştığı noktaları iyi tesbit etmiş...:) Sanırım bu konuyu sizlerle paylaşmamış paylaşımsız emin...:D:D:D
     
  7. Mehmet BODUROĞLU

    Mehmet BODUROĞLU Üye Balıkçı

    Katılım:
    15 Kasım 2008
    Mesaj:
    183
    Alınan Beğeniler:
    0
    Ödül Puanları:
    0
    Şehir:
    Ege
    Abi harikasın.
    Anlatım başka bir hava veriyor balık avına.
    Hikaye tadında balık avı.
    Ellerine sağlık
    Afiyet bal şeker olsun ...
     
  8. U_B

    U_B Tba Okuru

    Sözün kısasını zaten en son cümlede yapmışsınız.
    Doğru düzenek= balık
     
  9. Necati AKKOÇ

    Necati AKKOÇ Gold Üye Gold Üye

    Katılım:
    20 Kasım 2008
    Mesaj:
    1,024
    Alınan Beğeniler:
    28
    Ödül Puanları:
    0
    Şehir:
    EGE
    paylaşım için teşekkürler talip abi
     
  10. ishak BALLICA

    ishak BALLICA ÜSTAD ÜSTAD

    Katılım:
    15 Ekim 2008
    Mesaj:
    3,466
    Alınan Beğeniler:
    102
    Ödül Puanları:
    48
    Şehir:
    İzmir
    Talip hocam, harika bir paylaşım olmuş..Zevk ile okudum...:)
     
  11. ksk sedat

    ksk sedat Üye Balıkçı

    Katılım:
    6 Eylül 2009
    Mesaj:
    180
    Alınan Beğeniler:
    6
    Ödül Puanları:
    0
    Şehir:
    izmir ve çvr
    Paylaşım için teşekkürler Talip bey.Boğazda güzel bir gün olduğu belli tebrikler.
     
  12. İsmail ESENCAN

    İsmail ESENCAN Admin Admin

    Katılım:
    19 Eylül 2008
    Mesaj:
    11,450
    Alınan Beğeniler:
    10,056
    Ödül Puanları:
    5,113
    Şehir:
    İzmir
    Web Sitesi:
    Sevgili Talip abim, paylaşım için teşekkürler.
    Bir balık avını bile hikaye tarzında yazman büyük incelik.
    Emeğine kalemine sağlık.:)
     
  13. GONYA-42

    GONYA-42 Üye Balıkçı

    Katılım:
    18 Ağustos 2009
    Mesaj:
    466
    Alınan Beğeniler:
    2
    Ödül Puanları:
    0
    Şehir:
    Beyşehir Gölü
    Paylaşım için teşekkürler
     
  14. zafer nuruduk

    zafer nuruduk Gold Üye Gold Üye Balıkçı

    Katılım:
    6 Haziran 2009
    Mesaj:
    568
    Alınan Beğeniler:
    2
    Ödül Puanları:
    16
    Şehir:
    ege denizi
    Üstadım güzel bir hafta sonu organizazyonu olmuş tüm ekibi kutlarım paylaşımın için emegine saglık .
     
  15. Talip Girgin

    Talip Girgin ÜSTAD ÜSTAD

    Katılım:
    16 Mayıs 2009
    Mesaj:
    770
    Alınan Beğeniler:
    17
    Ödül Puanları:
    18
    Şehir:
    Marmara ve Trakya
    Web Sitesi:
    Sevgili arkadaşlarım burada da yazdığınız güzel yorumlar için hepinize tek tek teşekkür ederim. Tekirdağ Saray'daydım ve yeni geldim. Vaktim olmadığı için biriken yorumlarınıza top yekün cevap vermek istedim:) Elleriniz dert görmesin, iğneleriniz keskin olsun...kalbim sizin düşüncelerinizle aynı paralelde, sağlıcakla kalın...selamlar... :p
     

Bu Sayfayı Paylaş