Papua Yeni Gine gezimiş bitmişti. Yeni Zelanda üzerinden Türkiye dönüş hazırlıklarına başlamıştık. Kongo aktarmalı uçak biletlerimizi aldık. İsmail ve ben heycanlı bir o kadar da üzüntüldük. Papua Yeni Gine’ de yaşadığımız 5 gün bize çok şeyler öğretmişti. Nerden bilecektik ki ; Türkiye yolculuğumuzda yaşayacaklarımızı …. Uçak biletlerimizi Poyraz hoca almıştı. Sabah 09:40 ‘da havaalanına gittik. Benim koltuk numaram 4C , İsmail 5B ‘de ! Arka çaprazımda oturuyor. Uçak havalandı , ikimiz de uykuya daldık. Bir süre sonra bir gürültü koptu. Zambiya havaalanına mecburi iniş yapmışsız. Bizleri bir otele götürdüler. YZH - 3.5 sefer sayılı uçağımıza havada penguen çarpmış. Motoru hasar gördüğünden mecburi iniş yapmışsız. Ben ve İsmail Zambiya ‘da otel odasında sivrisinek avına çıktık. Sivrisinekler 7 cm ! adamın iliklerine kadar kan emiyorlar. 188 eklentisini görüntüle Akşam yemek için dışarı çıktık. Paramız kısıtlı olduğu için bir dolmuşa bindik. Şehirden uzaklaştık , artık ışıkları göremiyoruz. İsmail , abi Angola sınırına geldik , istersen inelim dedi. Ben gayet sakin bir tavırla Namibya kadar para ödedim valla inmem dedim. Dolmuş bizi boş bir arazide bıraktı…… 189 eklentisini görüntüle Zifir karanlık , etrafta insan yok. Bu demek ki Namibya’da akşam yemeği yenmiyormuş. Bari bir sigara içelim dedim. İsmail yanına çakmak almayı unutmuş. Ağzımızda sigara ateş arıyoruz. Bir ara İsmail, ağaça bodoslama daldı. Ne oluyor derken bende bir ağaça takıldım. Karanlık hiçbir şey göremiyoruz. O şaşkınlıkla etrafımızda beyaz kuşlar görmeye başladık. Kafamızı fena halde ağaça vurmuşsuz. Etrafta uçan beyaz kuşlar bize yaklaşmaya başladı. O kuşlardan biri beni uzun bir çubukla dürttü. Ne oluyor dedim. İsmail abi , buradan kaçalım. Beyaz kuşların elinde sopa var. Sürekli dürtüyorlar dedi. Korkudan ikimizde bayılmışsız. Gözlerimizi açtığımızda Siyah renkli , beyaz dişli uzun adamlarla karşılaştık. Dün gece yaşadığımız olayı şimdi anlamıştım. Gece karanlığında siyah adamları göremiyorduk. Yanlız parlayan dişleri bize kuş gibi görünmüştü. Kabile reisi Kumbatuka , bizim kaldığımız çadıra geldi. 190 eklentisini görüntüle Adam bize el kol hareketleri yapıyor , gökleri gösteriyordu. İsmail , abi bizi göklerden gelen tanrı sandılar dedi. Ben de çaktırma öyle sansınlar , yoksa bunlar bizi yer dedim. Kabile reisi , bize biraz su ve et parçası verdi. Çok açtık ! eti ve suyu yedik de biraz kendimize geldik. Kabile reisi ile el kol hareketleriyle anlaşmaya başladık. Turist olarak geldiğimizi , bir kaza sonunçu buraya geldiğimizi anlattık. Reis , anlamadı veya anlamak istemedi. Kaldığımız çadırın başına bir adam dikti. Bir kaç saat sonra elinde kil tabletle döndü. 191 eklentisini görüntüle İsmail ‘le uzattı ! üzerinde garip çizimler var. Arkeolog değiliz ki resimler yorumlayalım. Ben elime taşı aldım ve başladım yorum yapmaya Simit satan adamlar görüyorum. Sizin köye gelecekler ! tabi saçmalıyorum. Reis birden bembeyaz kesildi. Etrafına emirler veriyordu. Herkes ‘de bir koşuşturma şaşkınlıkla izliyorduk. İsmail , abi bu sefer öldük bizi kebap yapacaklar dedi. İki ön dişi eksik biri kör diğeri topal iki zenci geldi. Bize ikramlarda bulunuyordu. İsmail ‘le kör zenci bakıyor , bana da iki ön dişi eksik zenci düşmüştü. 192 eklentisini görüntüle 193 eklentisini görüntüle Bir ara İsmail , abi başına birşey gelirse seni afetmeyeceğim dedi. Ben korkma bundan kötü ne gelebilir ki dedim. İki zenci bize çeşitli boyalar sürdüler. İsmail’in boyası biraz kötü olmuştu. İkimizi köy meydanına çıkardılar. İsmail , tamam abi bizi köy meydanında yiyecekler dedi. Tabi korkumdan dilim tutulmuştu. Reis , gülerek yanımıza geldi ve “POYRAZ HOCA” dedi. Biz Poyraz hoca adını duyunca sevindik. Ama köy meydanında boyalı bir şekilde duruyorduk. Bir kaç saat sonra Poyraz hoca geldi. Meğer bizim hocanın kaynanasının köyümüş. Reis’de uzaktan bacanağı oluyormuş. Poyraz hocayı görünce başımızdan geçenleri anlattık. Poyraz hoca , korkmayın sizi balık avına götürecekler. Tehlike büyük ! timsahlarla dolu nehirde balık tutacaksınız. Not : Tutacağımız balık !!! 194 eklentisini görüntüle Arkanızı iyi kollayın aslan çıkabilir. İsmail , Poyraz abi ! sülünez ‘le mi balık tutacağız dedi. Hayır ! aslan gözünü yem yapacaksınız ! Tabi önce balık yemi için aslan avlamanız gerekiyor. Neden böyle boyadılar diye sordum. Poyraz hoca , akşamları sivrisinek ısırmasın diye özel boyadır. 195 eklentisini görüntüle Hadi şimdi çadırınıza gidin ve dinlenin… Sabah 07:45 ‘de sarsılarak uyandık. Kendimize geldiğimizde İstanbul - Atatürk havaalanındayız. Ne olduğunu anlamadık. Valizlerimizi almaya gittik. Bu ara ne İsmail nede ben tek cümle konuşmuyoruz. Bir kafeterya ‘da oturduk. Çift kaşarlı tost söyledik. Ben konuya girdim. İsmail , uçak yolculuğumuz sırasında bir rüya gördüm. Ve anlatmaya başladım. İsmail , renkten renge giriyor ve titriyordu. Ne olduğunu sordum. Abi aynı rüyayı bende gördüm. Senden daha geç uyandığım için rüyayın devamı var dedi. Ve anlatmaya başladı. Abi şuan biz Çindeyiz ! ben nasıl olur dedim. Herkes Türkçe konuşuyor ve çekik gözlü insanlar yok dedim. Aytaç abi , Çinliler bizim havaalanının çakmasını yapmışlar. Ve biz rüya görmüyoruz. Birazdan hamama gideceğiz dedi. Aklımdan da geçiyordu. İstanbul’la gelmişiz bir hamama gidelim de ter dökelim diyordum. Tostlarımızı yedik , ve rüyanın gerisini tamamlamak için bir hamama gittik. Bizi çok güzel karşıladılar ! Açık bir meydana aldılar. Havlu ve sabun verdiler. Ben etrafta Çinli göremiyordum. Yoksa bende mi Çinli olmuştum. Bize kese atacak tellak geldi. Hamam suyunu ısıtmaya başladı. İsmail , abi bu tellak bizi keseler ama ben leğende yıkanamam dedi. İsmail , senin göreceğin rüyanın dedim. Biz ne zaman uyanacağız yahu ! bizi biri uyandırsın artık.
Cevap: Masai kabilesi ‘de üç gece. hadi hayırlı yolculuklar bakalım daha nerelere uğrayacaksınız ne gibi serüvenlerle karşılaşacaksınız:bleh1:
Cevap: Masai kabilesi ‘de üç gece. Az sabret bomba biraz sonra burada patlayacak.kikikiki:bleh1:heheAlkış:lol:cayyyyaggglamapesspesspess
Cevap: Masai kabilesi ‘de üç gece. Şimdi ben yarını nasıl bekleyeceğim be abi, ataydın ya şu trofe resimlerimizi de,bekletmeseydin bizi.kikikiki
Cevap: Masai kabilesi ‘de üç gece. Ayaklarımız hiç yere basmıyorki. LG-D802TR cihazımdan Tapatalk kullanılarak gönderildi
